gandi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gandi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Temmuz 2011 Perşembe

Sen hiç Gandi’nin 38 kalibrelik Smith Wesson’uyla vuruldun mu bebeğim?




Sen hiç Gandi’nin 38 kalibrelik Smith Wesson’uyla vuruldun mu bebeğim?
Ben vuruldum.
Mermiler kötü bir şiir gibiydi inan.
Çok acı veren, sarıya çalan dişleri vardı mermiciklerin ve hiç susmayan, çürümüş bilge bir ağzı vardı Gandi’nin.
Belki de onu vuran silahla beni mıhladığı içindi tüm bu karmaşa, kaos ve onca dedikodu.
Ter kokulu bir kalabalık vardı, Gandi beni vurduğunda.
Akşam olmak üzereydi ve hiç çocuk yoktu sokakta.
Hiç düşünmeden, öylece vuruvermişti beni piç kurusu.
Ölüydüm uzun zamandan sonra.
Yaşasaydım şair olmak isterdim oysaki.
Çok içki içer ve hep kelimelerle sevişirdim.
Belki de Gandi ondan daha iyi bir şair olacağımı sezdiği için vurmuştu beni.
Bilirsiniz şairler sevmezler iyi şiir yazanları ve hep öldürmek isterler birbirlerini.
Belki de 38 kalibrelik gümüş rengi Smith Wesson’uyla beni vurmasının tek sebebi kötü bir şiir yazmak istemesiydi Gandi’nin.
Kötü bir şiir yazacak ve bir daha asla ölmeyecekti.
Kötü bir şiir ancak ölülerle yazılabiliyordu demek ki.

öperim hepinizi...

temmuzun son günlerinin garip perşembesi 2011 göktuğ canbaba

Bunu sevdiyseniz aşağıdakilere bitersiniz!

Related Posts with Thumbnails